Sana şüphe veren şeyi bırak, şüphe vermeyene bak! Çünkü doğruluk, kalbin (tereddütsüz biçimde) huzura ermesidir. Yalan ise şüpheden ibarettir

Sana şüphe veren şeyi bırak, şüphe vermeyene bak! Çünkü doğruluk, kalbin (tereddütsüz biçimde) huzura ermesidir. Yalan ise şüpheden ibarettir

Ebu'l-Havrâ es-Sa'dî'den rivayet edildiğine göre o şöyle demiştir: Hasan b. Ali -radıyallahu anhuma-'ya şöyle dedim: Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'den ne öğrendin? Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'den şunu öğrendim: «Sana şüphe veren şeyi bırak, şüphe vermeyene bak! Çünkü doğruluk, kalbin (tereddütsüz biçimde) huzura ermesidir. Yalan ise şüpheden ibarettir.»

[Sahih Hadis]

الشرح

Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-, söz ve amellerden haram mı helal mi olduğu konusunda şüphe duyduğun şeyi terk edip, helal ve güzel olduğuna kesin olarak inandığın şeye yönelmeyi emretmiştir. Çünkü kalp, kesin olarak helal ve güzel olana huzurla yönelir ve sükûnet bulur; şüpheli olan şeyde ise kalp rahatsız olur ve huzursuzluk duyar.

فوائد الحديث

Müslüman, işlerini yakîn (kesin bilgi) üzerine kurmalı, şüpheli olanı terk etmeli ve dininde basiret sahibi olmalıdır.

Şüpheli şeylere düşmek sakındırılmıştır.

Eğer huzur ve gönül rahatlığı istiyorsan, şüpheli olanı bırak ve onu bir kenara at.

Allah'ın kullarına rahmeti, onlara gönül ve akıl huzuru veren şeyleri emretmesi ve onları kaygı ve şaşkınlık veren şeyleri yapmaktan nehyetmesidir.

التصنيفات

Çelişki ve Tercih